Meta - TNT Haber https://www.tnthaber.net En Son Haber, Güncel Haber Sat, 21 Jun 2025 12:55:33 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.9 https://www.tnthaber.net/wp-content/uploads/2025/02/cropped-favicon-32x32.jpg Meta - TNT Haber https://www.tnthaber.net 32 32 100 Milyon Dolarlık Yapay Zekâ Savaşı: Sam Altman’dan Zuckerberg’e Sert Tepki https://www.tnthaber.net/gundem/100-milyon-dolarlik-yapay-zeka-savasi-sam-altmandan-zuckerberge-sert-tepki/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=100-milyon-dolarlik-yapay-zeka-savasi-sam-altmandan-zuckerberge-sert-tepki https://www.tnthaber.net/gundem/100-milyon-dolarlik-yapay-zeka-savasi-sam-altmandan-zuckerberge-sert-tepki/#respond Sat, 21 Jun 2025 12:55:31 +0000 https://www.tnthaber.net/?p=8240 Yapay zekâ dünyasında kıyasıya bir yetenek savaşı yaşanıyor. OpenAI CEO’su Sam Altman, Meta’nın CEO’su Mark Zuckerberg’in başını çektiği agresif işe alım stratejilerine sert tepki gösterdi. Altman’a göre, Meta bazı OpenAI çalışanlarını çekebilmek için 100 milyon doları bulan imza bonusları teklif ediyor — ancak şimdilik hiçbir kilit çalışan bu teklifleri kabul etmedi. Altman, bu yaklaşımı “çılgınca” […]

The post 100 Milyon Dolarlık Yapay Zekâ Savaşı: Sam Altman’dan Zuckerberg’e Sert Tepki first appeared on TNT Haber.

]]>
Yapay zekâ dünyasında kıyasıya bir yetenek savaşı yaşanıyor. OpenAI CEO’su Sam Altman, Meta’nın CEO’su Mark Zuckerberg’in başını çektiği agresif işe alım stratejilerine sert tepki gösterdi. Altman’a göre, Meta bazı OpenAI çalışanlarını çekebilmek için 100 milyon doları bulan imza bonusları teklif ediyor — ancak şimdilik hiçbir kilit çalışan bu teklifleri kabul etmedi.

Altman, bu yaklaşımı “çılgınca” olarak nitelendirirken, uzun vadede sürdürülebilir bir iş kültürü yerine “sadece paraya dayalı bir bağlılık” yaratabileceği uyarısında bulunuyor. Ona göre, bu tür astronomik teklifler yapay zekâ ekosisteminde sağlıklı bir rekabeti değil, yalnızca kısa vadeli personel sirkülasyonunu tetikleyecek.

Süper-Zekâ Yarışı: Meta’nın Büyük Hamlesi

Meta, Zuckerberg önderliğinde yapay zekâ alanında iddialı hedefler koymuş durumda. Şirket, süper-zekâ (artificial superintelligence) geliştirme hedefi doğrultusunda milyarlarca dolarlık yatırımlar yapıyor. Bu vizyon çerçevesinde Meta, yalnızca personel transferine değil, stratejik satın almalara da yöneldi. Örneğin, ABD merkezli Scale AI şirketine 15 milyar dolar civarında bir yatırım gerçekleştirildi. Ayrıca, Google DeepMind’dan tanınmış araştırmacı Jack Rae ve Scale AI CEO’su Alexandr Wang gibi önemli isimler de Meta’nın saflarına katıldı.

“En İyi İnsanlar Bizimle Kalmayı Seçti”

Sam Altman, tüm bu yüksek maliyetli transfer çabalarına rağmen OpenAI’nin kilit ekiplerinin şirkette kalmaya devam ettiğini ve bu tercihin paranın değil, misyona olan inanç ve ekip kültürüne bağlılıktan kaynaklandığını vurguluyor.

Altman, “Bizi sadece para için terk edecek insanlar yerine; OpenAI’nin vizyonunu ve etkisini önemseyenlerle çalışmayı tercih ederiz” diyor.

Meta Cephesinden Yanıt: “Piyasa Gerçekleri”

Meta’nın CTO’su Andrew Bosworth ise bu stratejiyi savunuyor. Bosworth, bu seviyedeki tekliflerin piyasanın doğal sonucu olduğunu ve en iyi yapay zekâ uzmanlarının global ölçekte büyük değer taşıdığını belirtiyor. Ayrıca, sadece Meta değil, OpenAI’nin de rekabete yanıt olarak maaş ve teklif seviyelerini artırdığını ileri sürüyor.

Bu büyük şirketlerin aynı anda birkaç yüz kişiden oluşan küçük ama kritik bir yetenek havuzuna ulaşmak istemesi, pazardaki ücretlerin roket gibi yükselmesine yol açmış durumda.

Yapay Zekânın Geleceği: Sadece Teknoloji Değil, İnsanlık İçin Fırsat

Altman, bu yarışın sadece maaş ve yetenek kapma yarışına dönüşmesinden endişe ediyor. Ona göre, yapay zekânın asıl katkısı, insanlığın en büyük problemlerini çözme potansiyelinde yatıyor — özellikle de bilimsel araştırmalar alanında.

“Yapay zekânın kısa vadede tüketici ürünlerine etkisi sınırlı olabilir, ancak bilim ve keşif dünyasında devrim yaratacağına inanıyorum,” diyen Altman, teknolojinin insanlık yararına yönlendirilmesi gerektiğini savunuyor.

2030’a Doğru 1.8 Trilyon Dolarlık Pazar

Uzmanlar, bu rekabetin finansal boyutunun daha da büyüyeceğini öngörüyor. Carlyle Group analizlerine göre, 2030 yılına kadar küresel yapay zekâ altyapı ve donanım yatırımları 1.8 trilyon doları bulabilir.

Meta’nın, Character.AI gibi girişimlere yaptığı milyar dolarlık yatırımlar ve agresif personel transferleri de bu büyük pazardaki yerini sağlamlaştırma çabasının bir parçası olarak görülüyor.

Yapay zekâ sadece teknoloji savaşına değil, aynı zamanda insan kaynakları savaşına da sahne oluyor. Meta ve OpenAI arasındaki bu yetenek mücadelesi, iş dünyasının en yüksek maaşlı transferlerini doğururken; Sam Altman ise, paranın değil vizyon ve misyon odaklı bir yapının uzun vadede kazandıracağına inanıyor.

Bu savaşın galibi kim olacak? Sadece zaman gösterecek ancak kazananın insanlık olup olmayacağı, şirketlerin etik ve toplumsal sorumluluklarını ne ölçüde ön planda tutacaklarına bağlı.

The post 100 Milyon Dolarlık Yapay Zekâ Savaşı: Sam Altman’dan Zuckerberg’e Sert Tepki first appeared on TNT Haber.

]]>
https://www.tnthaber.net/gundem/100-milyon-dolarlik-yapay-zeka-savasi-sam-altmandan-zuckerberge-sert-tepki/feed/ 0
Apple, Meta’ya Rakip Oluyor: Akıllı Gözlük Teknolojisinde Yeni Dönem https://www.tnthaber.net/teknoloji/apple-metaya-rakip-oluyor-akilli-gozluk-teknolojisinde-yeni-donem/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=apple-metaya-rakip-oluyor-akilli-gozluk-teknolojisinde-yeni-donem https://www.tnthaber.net/teknoloji/apple-metaya-rakip-oluyor-akilli-gozluk-teknolojisinde-yeni-donem/#respond Wed, 30 Apr 2025 15:56:29 +0000 https://www.tnthaber.net/?p=7961 Apple, teknoloji dünyasında önemli bir oyuncu olarak, artırılmış gerçeklik (AR) ve akıllı gözlükler alanında yaptığı çalışmalarla dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. Apple’ın, Meta ile kıyasıya bir rekabet içinde olduğu bu alanda, 2027’de piyasaya sürülmesi planlanan yeni akıllı gözlükleri, şirketin sektördeki iddiasını güçlendirecek önemli bir adım olarak görülüyor. Bu yazıda, Apple’ın akıllı gözlükleri üzerindeki geliştirme süreci, […]

The post Apple, Meta’ya Rakip Oluyor: Akıllı Gözlük Teknolojisinde Yeni Dönem first appeared on TNT Haber.

]]>
Apple, teknoloji dünyasında önemli bir oyuncu olarak, artırılmış gerçeklik (AR) ve akıllı gözlükler alanında yaptığı çalışmalarla dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. Apple’ın, Meta ile kıyasıya bir rekabet içinde olduğu bu alanda, 2027’de piyasaya sürülmesi planlanan yeni akıllı gözlükleri, şirketin sektördeki iddiasını güçlendirecek önemli bir adım olarak görülüyor. Bu yazıda, Apple’ın akıllı gözlükleri üzerindeki geliştirme süreci, bu alandaki rekabetin nasıl şekillendiği ve Apple’ın bu ürünle AR pazarında nasıl bir yer edinmeye çalıştığı incelenecek.

Apple’ın Akıllı Gözlük Çalışmaları

Apple, artırılmış gerçeklik teknolojisinin gelecekte günlük yaşamda önemli bir yer tutacağına inanıyor. Bu bağlamda, AR teknolojilerini entegre eden cihazlar geliştirmeye yönelik yaptığı çalışmalar son yıllarda hız kazandı. Şirketin, Meta’nın işbirlikleriyle tanıttığı Ray-Ban akıllı gözlüklerine rakip olacak yeni bir model üzerinde çalıştığı biliniyor. Apple’ın bu alandaki en büyük hedeflerinden biri, AR gözlüklerinde liderliği elinde bulundurmak. Ancak, tam anlamıyla AR deneyimi sunan bir ürün yerine, daha çok bilgi sağlayıcı bir gözlük modeli üzerinde yoğunlaşılması, şirketin ilk etapta daha pratik ve güvenli bir çözüm arayışında olduğunu gösteriyor.

Apple, yeni akıllı gözlüklerini “N50” kod adıyla geliştirdiği ve bu modelin, kullanıcılara çevrelerini analiz etme ve bilgi sağlama noktasında destek olacağı belirtiliyor. Bu ürünün, kullanıcıların günlük yaşamlarını kolaylaştırmaya yönelik bir dizi özellik sunması bekleniyor. Bununla birlikte, tam anlamıyla bir AR deneyimi sunmayacak olan bu akıllı gözlüklerin, daha çok bir bilgi ve veri sunumu sağlayan cihazlar olması hedefleniyor. Bu da Apple’ın, AR teknolojisine dair çok daha geniş bir ekosistem yaratma yolunda attığı bir başka adım olarak öne çıkıyor.

Gizlilik Endişeleri ve Kamera Kullanımı

Apple, özellikle kullanıcı gizliliği konusunda oldukça hassas bir yaklaşım sergiliyor. Bu nedenle, geliştirilen akıllı gözlüklerin tasarımında kamera kullanımı konusunda temkinli bir tutum izliyor. Gizlilik kaygıları, Apple’ın cihazlarının kameralarla donatılmasında sınırlamalar getirmesine yol açmış olabilir. Cihazın fotoğraf çekme yeteneği hala kesinleşmiş değil, ancak cihazın yüz tanıma ve benzeri özellikler için kamera kullanma ihtimali de söz konusu.

Bu, Apple’ın gizliliğe olan bağlılığını gösteren bir adım olarak değerlendiriliyor. Örneğin, Meta’nın Ray-Ban ile işbirliği yaparak geliştirdiği akıllı gözlüklerde kamera yer alırken, Apple’ın yeni akıllı gözlüklerinde bu gibi özelliklerin nasıl yer alacağı, şirketin gizlilik ilkelerine nasıl adapte olacağı konusunda merak uyandırıyor. Şirket, bu konuda kullanıcılarının güvenliğini ön planda tutarak, AR teknolojilerini daha kontrollü bir şekilde kullanmayı hedefliyor.

2027’de Piyasaya Çıkacak Akıllı Gözlükler

Apple’ın akıllı gözlükleri, 2027 yılı itibarıyla piyasaya sürülmesi planlanan bir ürün olarak dikkat çekiyor. Bu tarihe kadar, şirketin teknolojiyi daha da geliştirmesi ve ürününü kullanıcı dostu hale getirmesi bekleniyor. Apple, gözlüklerin ilk sürümünde bazı temel işlevlere odaklanacak olsa da, uzun vadede bu cihazın çok daha kapsamlı özellikler sunması ve AR teknolojisinde devrim yaratması hedefleniyor.

Yeni akıllı gözlüklerin tasarımında, Apple’ın klasik şıklığından ödün vermeyen bir yaklaşım benimsemesi bekleniyor. Şirket, her zaman olduğu gibi kullanıcı deneyimini ön planda tutarak, estetik ve fonksiyonu birleştiren bir ürün geliştirmeyi hedefliyor. Akıllı gözlüklerin, Apple’ın mevcut ürünleriyle uyumlu çalışması ve Apple ekosistemiyle entegre olması, bu ürünü daha cazip kılacak faktörlerden biri olabilir.

Meta ile Rekabet

Apple’ın bu alandaki en büyük rakibi ise Meta. Meta, Ray-Ban ile işbirliği yaparak akıllı gözlüklerini 2021 yılında tanıttı ve artırılmış gerçeklik alanında önemli bir adım atmış oldu. Meta, Zuckerberg’in vizyonuyla birlikte AR ve VR teknolojilerine büyük yatırımlar yapmayı sürdürüyor. Bu noktada, Apple’ın geliştirdiği yeni akıllı gözlükler, Meta’nın pazarındaki yerini sarsmak için önemli bir fırsat olarak görülüyor.

Meta’nın AR gözlükleri, kamera ve mikrofon gibi özelliklerle donatılmışken, Apple’ın akıllı gözlüklerinin daha çok bilgi sağlayan ve güvenliği ön planda tutan bir yapıda olması, iki şirketin farklı stratejilerini yansıtıyor. Apple, Meta’dan farklı olarak gizliliğe daha fazla önem verirken, bu konuda teknoloji dünyasında önemli bir fark yaratmayı amaçlıyor.

Apple’ın akıllı gözlükleri ve artırılmış gerçeklik alanındaki hamleleri, şirketin teknoloji dünyasında kendine sağlam bir yer edinmesini sağlayacak gibi görünüyor. 2027’de piyasaya sürülmesi planlanan bu akıllı gözlükler, sadece Apple’ın AR pazarındaki iddiasını güçlendirmekle kalmayacak, aynı zamanda sektördeki diğer oyuncularla olan rekabeti de kızıştıracak. Apple, gizlilik ve kullanıcı güvenliğini ön planda tutarak geliştirdiği bu yeni teknolojisiyle, Meta’nın liderliğine karşı güçlü bir rakip olarak kendini konumlandırmayı amaçlıyor.

The post Apple, Meta’ya Rakip Oluyor: Akıllı Gözlük Teknolojisinde Yeni Dönem first appeared on TNT Haber.

]]>
https://www.tnthaber.net/teknoloji/apple-metaya-rakip-oluyor-akilli-gozluk-teknolojisinde-yeni-donem/feed/ 0
Mark Zuckerberg Podcast’te Konuştu: Dünyanın En Garip İnsanı Benim https://www.tnthaber.net/teknoloji/mark-zuckerberg-podcastte-konustu-dunyanin-en-garip-insani-benim/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=mark-zuckerberg-podcastte-konustu-dunyanin-en-garip-insani-benim https://www.tnthaber.net/teknoloji/mark-zuckerberg-podcastte-konustu-dunyanin-en-garip-insani-benim/#respond Wed, 30 Apr 2025 15:34:35 +0000 https://www.tnthaber.net/?p=7955 Meta’nın kurucusu ve CEO’su Mark Zuckerberg, katıldığı bir podcast programında kendisiyle ilgili yapılan yıllardır süregelen eleştirilere esprili ve samimi bir dille yanıt verdi. Teknoloji dünyasının en tanınan isimlerinden biri olan Zuckerberg, sosyal etkileşimlerde zorlandığını ve bunun hayatı boyunca süren bir durum olduğunu belirtti. Zuckerberg, ünlü komedyen Theo Von’un sunduğu “This Past Weekend” adlı podcast programına […]

The post Mark Zuckerberg Podcast’te Konuştu: Dünyanın En Garip İnsanı Benim first appeared on TNT Haber.

]]>
Meta’nın kurucusu ve CEO’su Mark Zuckerberg, katıldığı bir podcast programında kendisiyle ilgili yapılan yıllardır süregelen eleştirilere esprili ve samimi bir dille yanıt verdi. Teknoloji dünyasının en tanınan isimlerinden biri olan Zuckerberg, sosyal etkileşimlerde zorlandığını ve bunun hayatı boyunca süren bir durum olduğunu belirtti.

Zuckerberg, ünlü komedyen Theo Von’un sunduğu “This Past Weekend” adlı podcast programına konuk oldu. Sohbet sırasında Von’un “Hiç sosyal olarak garip hissettin mi?” sorusuna önce esprili bir yanıt vererek, “Hayır, gerçekten çok rahat bir insanım” dedi. Ardından daha ciddi bir tonda, “Aslında hayır, ben en garip insanım. İnsanlar yaklaşık 20 yıldır beni robot olarak adlandırıyor. Bu da öz güvenime oldukça iyi geliyor” ifadelerini kullandı.

“Robot” İmajıyla Yüzleşme

Mark Zuckerberg, özellikle sosyal medyada yıllar boyunca hakkında yapılan “duygusuz”, “makine gibi” ya da “insansı robot” yakıştırmalarına ilk kez bu kadar açık bir dille değindi. Söz konusu yorumların kendisini zaman zaman zorladığını belirten Zuckerberg, bu imajın gerçek hayattaki davranışlarını da etkilediğini söyledi.

Podcast’te Theo Von, Zuckerberg’in davranışları için, “Sanki YouTube’da ‘Bir erkek nasıl davranmalı?’ konulu bir video izlemişsin gibi görünüyorsun” diyerek şakalaştı. Zuckerberg ise bu yorumu gülerek karşıladı ve “Henüz garip hissetmediğim bir ortam bulamadım” şeklinde yanıtladı. Bu açıklama, onun sosyal beceriler konusunda yaşadığı zorlukları mizahi bir dille kabullendiğini gösteriyor.

Hawaii’deki Yer Altı Yapısı: Sığınak mı, Depo mu?

Programda gündeme gelen konulardan biri de Zuckerberg’in Hawaii’deki mülkünde yer altına inşa ettirdiği yapıydı. Daha önce bu yapının bir “kıyamet sığınağı” olduğu yönünde iddialar medyada geniş yer bulmuştu. Ancak Zuckerberg, bu söylentilere açıklık getirerek yapının aslında bir “depolama alanı” olduğunu ifade etti.

Podcast sunucusu Von’un “Zunkie got the bunky” (Zunkie sığınağı kaptı) şeklindeki esprisine karşılık Zuckerberg, “Bu bir sığınaktan çok yer altı depolama alanı diyebiliriz” diyerek konuyu hafif bir dille geçiştirdi.

Yeni Bir Zuckerberg İmajı mı?

Zuckerberg’in bu türden açıklamaları, onun yıllardır süregelen “soğuk teknoloji adamı” imajını yumuşatma çabası olarak da yorumlanabilir. Kamuoyunda sıkça eleştirilen teknoloji liderlerinin daha insani yönlerini göstermeleri, özellikle son yıllarda giderek daha fazla önem kazanıyor.

Mark Zuckerberg’in bu içten ve mizahi yaklaşımı, sosyal medya kullanıcılarının da ilgisini çekti. Kimi kullanıcılar, bu tür açıklamaların onunla empati kurulmasını kolaylaştırdığını belirtirken; bazıları da bu açıklamaların samimiyetinden şüphe ettiklerini dile getirdi. Ancak çoğunluk, Zuckerberg’in kendini tiye alabilmesini olumlu bir gelişme olarak değerlendirdi.

Teknoloji Dünyasında İnsan Olmak

Zuckerberg’in açıklamaları, teknoloji dünyasında liderlik eden figürlerin de kendi kişisel zorluklarıyla yüzleştiğini gözler önüne seriyor. Sürekli yenilik üretmek, büyük şirketleri yönetmek ve kamuoyunun beklentilerine cevap vermek gibi ağır sorumluluklar altında bu kişilerin zaman zaman kendi benliklerinden uzaklaştığı da bir gerçek.

Bu nedenle, Zuckerberg’in garip hissettiğini ve bazen insanlar arasında rahat olamadığını kabul etmesi, onu daha insani kılıyor. Özellikle teknoloji dünyasında sosyal becerilerin geri planda kaldığı düşünülürse, bu tarz açıklamalar genç girişimciler için de ilham verici olabilir.

Mark Zuckerberg’in podcastte yaptığı açıklamalar, onun kişisel tarafını ortaya koyması bakımından dikkat çekiciydi. Kendini “dünyanın en garip insanı” olarak tanımlayan Zuckerberg, bu yönüyle hem eleştirilere açık olduğunu gösterdi hem de kamuoyundaki imajını samimiyetle dönüştürmeye yönelik bir adım attı. Bu röportaj, teknoloji dünyasının en güçlü figürlerinden birinin bile zaman zaman içsel çelişkiler yaşayabileceğini gösteriyor.

The post Mark Zuckerberg Podcast’te Konuştu: Dünyanın En Garip İnsanı Benim first appeared on TNT Haber.

]]>
https://www.tnthaber.net/teknoloji/mark-zuckerberg-podcastte-konustu-dunyanin-en-garip-insani-benim/feed/ 0
Avrupa’dan Teknoloji Devlerine Darbe: Apple ve Meta’ya Rekabet İhlali Cezası https://www.tnthaber.net/ekonomi/avrupadan-teknoloji-devlerine-darbe-apple-ve-metaya-rekabet-ihlali-cezasi/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=avrupadan-teknoloji-devlerine-darbe-apple-ve-metaya-rekabet-ihlali-cezasi https://www.tnthaber.net/ekonomi/avrupadan-teknoloji-devlerine-darbe-apple-ve-metaya-rekabet-ihlali-cezasi/#respond Wed, 23 Apr 2025 14:26:52 +0000 https://www.tnthaber.net/?p=7897 Avrupa Komisyonu, dijital piyasadaki rekabeti korumak ve tüketici haklarını güçlendirmek amacıyla Apple ve Meta’ya toplamda 700 milyon avro ceza verdi. Bu karar, Avrupa Birliği’nin Mart 2024’te yürürlüğe giren Dijital Piyasalar Yasası (DMA) kapsamında attığı ilk büyük adım olarak tarihe geçti. Özellikle “kapı bekçiliği” rolündeki teknoloji devlerinin faaliyetlerini düzenleme altına alan bu yasa, dijital ekonomide dengeyi […]

The post Avrupa’dan Teknoloji Devlerine Darbe: Apple ve Meta’ya Rekabet İhlali Cezası first appeared on TNT Haber.

]]>
Avrupa Komisyonu, dijital piyasadaki rekabeti korumak ve tüketici haklarını güçlendirmek amacıyla Apple ve Meta’ya toplamda 700 milyon avro ceza verdi. Bu karar, Avrupa Birliği’nin Mart 2024’te yürürlüğe giren Dijital Piyasalar Yasası (DMA) kapsamında attığı ilk büyük adım olarak tarihe geçti. Özellikle “kapı bekçiliği” rolündeki teknoloji devlerinin faaliyetlerini düzenleme altına alan bu yasa, dijital ekonomide dengeyi sağlamayı hedefliyor.

Apple’a 500 Milyon Avro Ceza: Alternatiflere Engel

Apple’a verilen cezanın temelinde, şirketin App Store üzerindeki uygulama geliştiricilere uyguladığı kısıtlamalar yer alıyor. Avrupa Komisyonu, Apple’ın uygulama geliştiricilerin müşterileri daha ucuz veya alternatif ödeme yöntemlerine yönlendirmesini engellediğini tespit etti. Bu durum, yasadaki “kullanıcı yönlendirmesini engellememe” ilkesine aykırı bulunarak 500 milyon avroluk ciddi bir cezaya yol açtı.

Komisyon, Apple’ın bu kısıtlayıcı uygulamaları bilerek ve sistematik bir biçimde sürdürdüğünü belirtti. Ayrıca tüketicilerin daha uygun fiyatlı hizmetlere ulaşma hakkının bu politikalarla ihlal edildiği ifade edildi. Apple ise bu değerlendirmeye katılmadığını ve kararı Avrupa Birliği mahkemelerine taşıyacağını duyurdu.

Meta’ya 200 Milyon Avro Ceza: “Onayla ya da Öde” Modeli Tartışmalı Bulundu

Meta, Facebook ve Instagram platformlarında uygulamaya koyduğu “onayla ya da öde” modeli nedeniyle 200 milyon avroluk bir ceza ile karşılaştı. Bu sistemde kullanıcılar, kişisel verilerinin reklam amaçlı kullanımına ya onay veriyor ya da reklam görmemek için ödeme yapmak zorunda kalıyordu. Avrupa Komisyonu, bu modelin DMA’da belirtilen şeffaflık ve kullanıcı kontrolü ilkelerine aykırı olduğunu açıkladı.

Komisyon’a göre Meta, daha gizlilik odaklı ve reklamsız bir kullanım deneyimini makul şartlarda sunmak yerine, kullanıcıları ya veri paylaşımına zorladı ya da ücretli bir modele yönlendirdi. Bu da, rekabeti zedeleyen ve kullanıcı haklarını sınırlayan bir uygulama olarak değerlendirildi.

Meta da tıpkı Apple gibi kararı temyize götüreceğini ve DMA ile uyumlu olduklarını savundu.

Dijital Piyasalar Yasası Nedir?

Avrupa Birliği’nin yeni Dijital Piyasalar Yasası, dijital dünyada “kapı bekçisi” olarak tanımlanan büyük teknoloji şirketlerinin piyasadaki gücünü denetim altına almayı hedefliyor. Bu yasa, belirli büyüklükteki şirketlerin daha küçük rakiplere veya tüketicilere karşı güç kullanarak rekabeti engellemesini önlemeye çalışıyor.

DMA; kullanıcı verilerinin paylaşımı, uygulama mağazalarındaki kısıtlamalar, ön yüklü uygulamalar ve dijital reklamcılıktaki şeffaflık gibi pek çok konuda net kurallar getiriyor. Bu düzenlemeler, kullanıcıların daha fazla seçeneğe ve daha adil fiyatlara erişmesini amaçlıyor.

Eleştiriler ve Tepkiler

Apple ve Meta’ya verilen cezalar Avrupa’da büyük ses getirirken, farklı kesimlerden çeşitli tepkiler geldi. Tüketici hakları örgütleri ve dijital özgürlük savunucuları bu kararları olumlu karşıladı. Avrupa Tüketici Örgütü (BEUC), bu cezaların, dijital devlerin sorumluluklarını daha ciddiye almaları açısından önemli olduğunu vurguladı.

Öte yandan bazı çevreler cezaların yeterince caydırıcı olmadığını savundu. Özellikle Avrupa Parlamentosu’ndaki bazı milletvekilleri, bu denli büyük firmalar için yüz milyonlarca avroluk cezaların işletme bütçelerinde ciddi bir etki yaratmayacağını belirtti. Eleştirmenler, DMA’nın tam anlamıyla etkili olabilmesi için daha sert yaptırımların gerektiğini savunuyor.

Transatlantik İlişkilerde Yeni Gerginlik Alanı

Bu gelişmeler, yalnızca Avrupa’nın iç düzenlemelerini değil, aynı zamanda ABD ile Avrupa Birliği arasındaki ticari ilişkileri de etkileme potansiyeli taşıyor. Daha önceki dönemlerde, ABD yönetimi Avrupa’nın büyük Amerikan teknoloji şirketlerine yönelik adımlarını “korumacı” olarak değerlendirmişti.

Özellikle eski ABD Başkanı Donald Trump döneminde benzer cezaların ardından iki taraf arasında çeşitli diplomatik gerilimler yaşanmıştı. Yeni cezalarla birlikte benzer bir tansiyonun tekrar yükselip yükselmeyeceği merak konusu.

Geleceğe Dair Beklentiler

Avrupa Komisyonu’nun bu sert tutumu, teknoloji devlerine net bir mesaj verdi: Avrupa dijital piyasasında faaliyet göstermek isteyen her şirket, adil rekabet ve kullanıcı haklarına riayet etmek zorunda. Bu cezaların ardından, diğer büyük teknoloji firmalarının da uygulamalarını gözden geçirmesi bekleniyor.

DMA’nın tam etkisinin görülmesi zaman alacak olsa da, bu kararlar yasa için bir dönüm noktası olarak görülüyor. Uygulamanın ilk yılında verilen bu cezalar, düzenleyici otoritelerin dijital pazarda daha aktif bir rol üstleneceğinin sinyallerini veriyor.

Apple ve Meta’ya verilen cezalar, Avrupa’nın dijital piyasayı yeniden şekillendirme kararlılığını ortaya koyuyor. Bu gelişme sadece bu iki şirketi değil, tüm dijital ekosistemi etkileyebilecek güçte. Kullanıcı haklarının korunması, rekabetin teşvik edilmesi ve dijitalleşmenin adil bir şekilde sürdürülmesi adına atılan bu adımların, dünya genelinde de benzer düzenlemelere ilham verebileceği düşünülüyor.

The post Avrupa’dan Teknoloji Devlerine Darbe: Apple ve Meta’ya Rekabet İhlali Cezası first appeared on TNT Haber.

]]>
https://www.tnthaber.net/ekonomi/avrupadan-teknoloji-devlerine-darbe-apple-ve-metaya-rekabet-ihlali-cezasi/feed/ 0
Türkler Twitter’dan Bluesky’ye Geçiyor: Dijital Göç Başladı! https://www.tnthaber.net/ekonomi/turkler-twitterdan-blueskyye-geciyor-dijital-goc-basladi/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=turkler-twitterdan-blueskyye-geciyor-dijital-goc-basladi https://www.tnthaber.net/ekonomi/turkler-twitterdan-blueskyye-geciyor-dijital-goc-basladi/#respond Fri, 04 Apr 2025 18:03:27 +0000 https://www.tnthaber.net/?p=7739 Son yıllarda sosyal medya platformları hem içerik politikaları hem de kullanıcı deneyimi açısından yoğun bir dönüşüm yaşıyor. Elon Musk’ın Twitter’ı (yeni adıyla X) satın almasıyla birlikte, bu platformda yaşanan algoritma değişiklikleri, reklam politikaları ve sansür tartışmaları, dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de önemli bir kullanıcı göçüne neden oldu. Bu dijital göçün en dikkat çekici duraklarından […]

The post Türkler Twitter’dan Bluesky’ye Geçiyor: Dijital Göç Başladı! first appeared on TNT Haber.

]]>
Son yıllarda sosyal medya platformları hem içerik politikaları hem de kullanıcı deneyimi açısından yoğun bir dönüşüm yaşıyor. Elon Musk’ın Twitter’ı (yeni adıyla X) satın almasıyla birlikte, bu platformda yaşanan algoritma değişiklikleri, reklam politikaları ve sansür tartışmaları, dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de önemli bir kullanıcı göçüne neden oldu.

Bu dijital göçün en dikkat çekici duraklarından biri ise merkeziyetsiz yapısıyla ön plana çıkan Bluesky. Özellikle genç kullanıcılar ve teknolojiye duyarlı kitleler, geleneksel sosyal medya sistemlerinden uzaklaşarak yeni ve alternatif mecralara yöneliyor. Türkiye’de de bu geçişin izleri oldukça net görülmeye başlandı.


Bluesky Nedir? Neden Bu Kadar Popüler?

Bluesky, Twitter’ın kurucularından Jack Dorsey’in öncülüğünde geliştirilen ve merkezi olmayan bir sosyal ağ protokolü (AT Protocol) üzerine inşa edilmiş bir platformdur. Yani, Bluesky klasik sosyal medya uygulamalarından farklı olarak, kullanıcıların içeriklerini ve verilerini kendi istedikleri şekilde yönetmesine olanak tanıyor. Bu da veri güvenliği, algoritma şeffaflığı ve sansürsüz iletişim gibi birçok avantajı beraberinde getiriyor.

Bluesky’nin sunduğu başlıca avantajlar:

  • Sansüre kapalı ortam: İçerikler, merkezi bir sistem tarafından filtrelenmediği için fikir özgürlüğü açısından daha geniş bir alan sağlıyor.
  • Veri kontrolü: Kullanıcılar, içeriklerinin nasıl gösterileceğine ve kimlerle paylaşılacağına daha fazla karar verebiliyor.
  • Açık kaynaklı yapı: Geliştiricilere açık bir sistem sunarak, platformun sürekli gelişmesini ve çeşitlenmesini mümkün kılıyor.

Türkiye’de Bluesky’ye İlgi Neden Artıyor?

Türkiye, sosyal medya kullanımında Avrupa ülkelerine kıyasla oldukça aktif bir ülke. 2024 itibariyle Türkiye’de internet kullanıcılarının yaklaşık %80’i sosyal medya kullanıcısı. Twitter (X), uzun yıllar boyunca gündemin nabzının tutulduğu, haberlerin yayıldığı ve düşüncelerin serbestçe paylaşıldığı bir platform olarak kullanıldı.

Ancak Elon Musk’ın devralmasından sonra Twitter’daki bazı kullanıcılar şu şikayetleri sıklıkla dile getirdi:

  • İçeriklerin daha az kişiye ulaşması (gölge yasaklar),
  • Doğrulanmış hesap rozetlerinin paraya bağlanması,
  • Artan reklam ve sponsorlu içerikler,
  • Bazı paylaşımların algoritma dışına itilmesi.

Bu sorunlar nedeniyle kullanıcılar alternatiflere yöneldi ve Bluesky bu noktada “özgür sosyal medya” arayanlar için ön plana çıktı. Türkiye’deki birçok gazeteci, yazar, akademisyen, hatta mizah içerikleriyle bilinen kullanıcılar Bluesky’ye geçtiklerini duyurdu.


Rakamlarla Bluesky’nin Yükselişi

Bluesky, Ekim 2023 itibarıyla dünya genelinde 2 milyondan fazla kullanıcıya ulaştı. Ocak 2024’te davetiye sistemini kaldırarak herkesin kayıt olmasına izin verince büyüme hızlandı. Türkiye’de platforma yönelen kullanıcı sayısına dair net resmi bir veri olmasa da tahminlere göre 1 milyona yakın Türk kullanıcı Bluesky’ye geçiş yaptı veya geçiş yapmayı planlıyor.

Bu rakam, özellikle teknolojiyle ilgili genç nesiller, içerik üreticileri ve fikir özgürlüğüne önem veren bireyler arasında yoğunlaşıyor.


Ünlü İsimlerin Etkisi

Kullanıcı geçişlerinde özellikle etkili olan şeylerden biri de kanaat önderleri ve sosyal medya fenomenleri. Twitter’da yüz binlerce takipçisi olan pek çok Türk yazar, gazeteci ve mizahçı, Bluesky hesaplarını aktif kullanmaya başladı. Bu da takipçilerini peşinden sürüklüyor.

Ayrıca, mizah sayfaları ve gündem hesapları da Bluesky’ye taşındıkça, kullanıcılar alışkanlıklarını bu yeni platforma aktarmaya başladı.


Gelecekte Ne Bekleniyor?

Türkiye’de sosyal medya dinamikleri çok hızlı değişebiliyor. Ancak Bluesky’nin sunduğu özgürlük, açıklık ve güvenlik unsurları göz önüne alındığında, bu platformun özellikle bilinçli sosyal medya kullanıcıları arasında uzun vadeli bir yer edineceği öngörülüyor.

Bazı analistlere göre, 2025 sonuna kadar Türkiye’deki kullanıcı sayısı 3 milyonu geçebilir. Bu da Bluesky’yi, Twitter’ın (X) karşısındaki en ciddi alternatiflerden biri haline getiriyor.

Ancak bu süreçte karşılaşılabilecek bazı zorluklar da yok değil:

  • Uygulamanın halen geliştirme sürecinde olması,
  • Kullanıcı arayüzünün herkes için yeterince tanıdık olmaması,
  • Yerel dil desteklerinin sınırlı olması.

Yine de özellikle teknolojiyi yakından takip edenler ve dijital özgürlüğe önem verenler için bu detaylar bir engel olmaktan çok birer “erken benimseme fırsatı” olarak görülüyor.


Bluesky’ye Nasıl Kayıt Olunur?

Kayıt işlemi oldukça basit:

  1. App Store ya da Google Play’den Bluesky Social uygulamasını indir.
  2. E-posta adresinle üye ol ve doğrulama kodunu gir.
  3. Kullanıcı adını oluştur, dilersen profil fotoğrafı ve biyografi ekle.
  4. Takip etmek istediğin kişileri bul ve sosyal medya yolculuğuna başla!

Bluesky, Türk kullanıcılar için Türkçe dil desteği üzerinde de çalıştığını belirtiyor. Bu da platformun Türkiye pazarına ne kadar önem verdiğini gösteriyor.


Yeni Bir Dijital Sayfa Açılıyor

Twitter’da yaşanan değişiklikler ve platformun kullanıcı deneyimini zorlaştıran kararları, Türkiye’deki kullanıcıları alternatif mecralara yöneltti. Bu noktada, Bluesky’nin özgür, merkeziyetsiz ve kullanıcı dostu yapısı, tam da aranılan çözüm olarak karşımıza çıkıyor.

The post Türkler Twitter’dan Bluesky’ye Geçiyor: Dijital Göç Başladı! first appeared on TNT Haber.

]]>
https://www.tnthaber.net/ekonomi/turkler-twitterdan-blueskyye-geciyor-dijital-goc-basladi/feed/ 0